HİKAYEMİZ

İlk defa tohumu atılan her girişim gibi Nursenaaydın.com da bir marka olarak, sıfırdan kuruldu. Üstelik toprağa düştüğü o ilk günden beri nice serüvenin, kar ve çamurun hatta susuzluğun bile yenemeyeceği kadar güçlü bir şekilde filizlendi. Şimdi bin bir tane selvisi olan bu kudretli ağacın hikayesi ne diye soracak olursanız, hemen anlatalım:

Biz, boncuk işlemeli ve ipek feraceli kadınlarız. Rüzgarda salınan o kumaşlardan da öte rakamsız ve hatta el yapımı bir emeğin ürünüyüz! 

İlk adımımızı 2018’in sıradan bir yaz gününde, zannedildiği kadar kolay olmayan bir terzihanenin kapısında attık. Fakat oranın sahibi değil; çalışanı, emektarı ve belki çok da önemli olmayan sıradan kimselerinden biriydik Üstelik şimdiki gibi onlarca hatta yüzlerce insan da değildik. Birdik ama tek başına bir birliktik. 

Rakamların hayli önemli olduğu sosyal mecralarda, sıfırla desteklediğimiz harikulade bir çabanın ürünüydük. Sadece İnstagram özelinde gözetilen ve beğeni sayıları yüzünden vizyon oluşturmaya gerek duymayan nice markayı gördük. Biz mi? Marka olmak bir yana dursun, ilk çekimlerimiz için bile elle tutulur bir makinemiz yokken, yine de daha iyisini yapabilmek adına omuzlar dolusu çuvallar taşıdık. 

Bu çuvalların her birinde boncuk işlemeli ve ipek feraceli kadınların ümitlerini taşıyorduk. Yalnızca bir giyim ürünü yaratmanın değil, tesettür giyim ile beklenen umudun da yenilenmesini arzu ediyorduk. Çünkü kadınlar vardı, feraceli ve umutlu kadınlar… İlk kumaşı tek koruması olan, kadınlığını örterken tecrübelerini ve yaşamını çoğaltan kadınlar… 

İşte biz o kadınlar için bildiğimiz yolda yürümeye yıllarca devam ettik. Böylece basit bir terzihanenin kapısından yeni atölyelere ve oradan da şimdiki mağazalara, fabrikalara, daha da önemlisi binlerce insana eriştik.

Şimdi mi?

Şimdiki zaman için yeniden tekrar edelim: Biz boncuk işlemeli ve ipek feraceli kadınlarız. Rüzgarda salınan o kumaşlardan da öte rakamsız ve hatta el yapımı bir emeğin ürünüyüz!